Dünyanın Önde Gelen Haberleri ve Ansiklopedisi
Slimfit
  1. TARİH

Mustafa Kemal Atatürk - Nutuk/20. bölüm

Mustafa Kemal Atatürk - Nutuk/20. bölüm
Sakura

Mustafa Kemal Atatürk - Vesika 251-260

Vesika 251

Kurye ile

Ankara, 3.2.36

Rauf Bey’e

İskeçeli Arif Bey’den Trakya-Paşaeli Cemiyeti’nin tarz-ı faaliyetine dair bir mektup aldık. Cafer Tayyar Bey’in icap eden faaliyetten mahrum olduğu dermeyan ediliyor. Şarkî ve Garbî Trakya’nın bir vahdet-i mülkiye dahilinde ifade ve ilân edilmesi siyaset-i Osmaniye için de doğru bir hareket değildir. Şarkî Trakya gayr-i kabil-i münakaşa bir surette eczâ-yı Osmaniye’dendir. Garbî Trakya’nın istihlâsı için de şark ancak bir üssü’l-hareke olabilir. Şark ve garbın vahdet-i mülkiyesi esasen Balkan Muâhede-i Sulhiyesi ile garbın terkedilmiş olmasıyla ahden ihlâl kılınmış bulunmasına nazaran mülkî vahdet iddiası Şarkî Trakya’da dahi düşmanlarımızın bazı müddeayâtına meydan verebilir. Bulgarların Adalar Denizi’nde bir mahrec-i iktisadî talep etmeleri keyfiyeti de ayrıca muhtac-ı teemmüldür. Bulgar nokta-i nazarı Kavala’yı tercih edeceğinden Bulgaristan dahilinde de bu yolda sarf-ı mesâi etmek icap eder.

Arif Bey’in ifadesine göre Trakya-Paşaeli Cemiyeti’nin azası meyânında ciddî bir tensîk icrâ edilmesi takarrür etmiş. Cafer Tayyar Bey’le müştereken ve bâlâdaki esâsât-ı malûme dahilinde, Trakya-Paşaeli Cemiyeti’nin bir an evvel ıslâhıyla vazife-i milliyesine sevk edilmesi icap eder. Cafer Tayyar Bey’e talimat-ı lâzime verilmiştir. Arif Bey’in Bulgaristan harekâtı hakkındaki istıtlââtının peyderpey iş’ârı matlûb olduğunun mûmâileyhe iblâğ buyurulması ricâ olunur.

Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal

 

 

Vesika 252

Edirne, 7/8.3.36

  1. O. 20 K.

Heyet-i Temsiliye’ye: Edirne heyet-i merkeziyesinin iş’ârât-ı evveliyesinden Tekfurdağı’nın vaziyeti malûm-ı âlileridir. Dersaadet ’ten avdetimde bu defa da Füruzan Bey’le görüştüm. Vali Bey’in teşkilât-ı milliyeye müzaharet ve muâvenet hakkında resmî ve gayr-i resmî bir tebliğ ve iş’ârı vuku bulmadığı cihetle kendisinin bu hususla iştigal edemeyeceğini ve buna tarafdâr bir valinin vücudu halinde keyfiyeti ol zaman teemmül ederek ya bu bâbda sarf-ı mesâi edeceğini veyahut muvaffakiyetini tahmin edemezse istifa edip çekileceğini beyan etti. Mîr-i mûmâileyh bu kanaatinde bir dereceye kadar haklıdır. Vali Bey’in kanun dairesindeki muamelede ifratı ve zaman-ı hâzırın nezaket ve ehemmiyeti icabı Kuvâ-yı Milliye’nin lüzum-ı takviyesi hakkındaki lâkaydîsi vilâyetin bir iki mahal müstesna olmak üzere her tarafında rüesâ ve memûrîn-i hükümeti mütereddid ve lâkayt bırakmaktadır. Evvelce de bi’l-münâsebe arz edildiği ve malûm-ı devletleri olduğu vechile bizde ahali her işi hükümetten beklemekte ve mârrü’l-arz rüesâ-yı mülkiyenin vaz’-ı bî-tarafîsi yüzünden teşkilât-ı milliye matlûb-ı âli üzere taazzuv edememektedir. Vilâyet dahilinde sık sık icrâ etmekte olduğum teftişlerde bilhassa köylülerle pek sıkı temas ediyorum. Ekseriyet itibarıyla bu tabaka her türlü fedakârlığa âmâdedir. Yalnız ashâb-ı emlâk ile Balkan Harbi fecâyiinden felâket görenlerden ihtiyârlar zümresinin bir kısm-ı mühimmi faaliyetten mütehaşidirler. Bilhassa kasabalardaki eşrâf ve mütehayyizân Bolşeviklik kendilerinin kanaatince yanlış telâkkiye uğramıştır. Ondaki ....... zenginlerin emlâk ve emvâlini taksim etmekten ibaret ad ve teşkilât-ı milliyeyi bu hususla alâkadar zannediyorlar. Gezdiğim yerlerde bu fikr-i sakîmin tashihine çalışıyorsam da bi’t-tabi her köye gitmek kabil olamıyor. Edirne vilâyetinin bu vaziyet ve ahvâl-i ruhiyesini İstanbul’daki rüfekaya da arz ve izah ettim. Bununla beraber icabında âmâl-i milliyenin müdafaası için az çok bir mevcudiyet ve kuvvet temîn edeceğime ümitvarım. Ancak keyfiyetin esaslı ve şümûllü olması cümlemizce şâyân-ı arzu olup bu da mehâzir-i mesrûdenin ref’ine çalışılmakla kabil olacağı maruzdur.

  1. O. 1 K.
    Cafer Tayyar

 

 

Vesika 253

Zata mahsustur
Müstaceldir

Harbiye 11.3.36

Ankara K. O. 20 K. ve Mahmut Beyefendi’ye

Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:

  1. Dün akşam mevsûk İtalyan menâbiinden şâyân-ı itimat bir zata vâki olan mahremâne ihbârâtta mümessillerin dün ba’de’z-zevâl ictimâ ederek Londra’dan gelen ve Dersaadet’teki Kuvâ-yı Milliye rüesâsının tevkifi emrini hâvi olan meseleyi tezekkür ile kabul eyledikleri binâenaleyh bu gibi zevâtın bir an evvel Dersaadet’ten uzaklaşmaları icap eylediği iş’âr kılınmıştır. Biz bunu ya Mütelifîn’in bir blöfü veyahut Meclis-i Millî’nin feshini müntic olacak Ferit Paşa’nın mevki-i iktidara getirilmesi gibi iki şıkka hamlediyoruz. Birinci şıkla bu gibi zevâtın firârı neticesinde bir iskandal yaparak nâil-i emel olmak ikinci şıkla da adem-i itimat vererek meclisi fesh ve vâsi bir tevkifat yaparak İtilâf Devletleri’nin de müzahereti ile saltanat ve hükümet ile birlikte milliyetperverlerin aleyhine hareket etmektir. Tabii her iki ihtimale karşı da buradan hiçbir yere gidilmeyecek, işin sonuna kadar vazife-i namus ifa kılınacaktır. Salih Paşa bu vaziyeti bilerek ve bu hale bilerek sebep olmaktadır. Binâenaleyh evvelce de arz eylediğimiz vechile bu renksiz yeni kabinenin ıskatı için son derece çalışacağız ve muvaffak olacağımıza da eminiz.
  2. Mevsûkan istihbâr olunduğuna göre Allenby mütareke zeyli Yaver ve Reşit Paşalar tarafından hükümet namına Tevfik Paşa Kabinesi zamanında imza edilmiştir. Ele geçince sureti takdim kılınacaktır. (Rauf)

Seryaver
Salih

 

 

Vesika 254

Harbiye. 11.3.36

  1. O. 20 Kumandan Vekili Mahmut Beyefendi’ye

Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:

  1. Son ma’rûzâtımıza ve kabine vaziyetleri hakkında bir gûnâ mütâlaatınıza dest-res olamadığımızdan adem-i vusûlünden ve sıhhatinizden bi-hakkın endişedeyim. Cevâ bınıza muntazırız.
  2. Maraş müsaadematının ne suretle başlayıp ne tarzda cereyân ettiği hakkında mufassal ve sizin mevsûk ma’lumâtınızın iş’ârını da ricâ eyleriz efendim. (Rauf)

Harbiye Nezareti Seryaveri
Salih

 

 

Vesika 255

Şifre
Gayet müstaceldir

12.3.36

Seryaver Salih Bey’e

C: 11.3.36

  1. Rauf Beyefendi’ye; Kabineye adem-i itimat reyi vermek suretiyle taarruzun tarafımızdan yapılması o kadar kuvvetli bir sebebe istinâd ettirilemeyecektir. Kâzım Karabekir, Fuat Paşalarla Ankara’ya gelmiş olan Refet ve Fahrettin Beyler de aynı fikirdedirler. Ancak grubun derece-i tesanüd ve tecellüdüne ve vahdet-i hareketteki azm-i kat’îsine dair sarîh bir fikir ve kanaat hâsıl etmek için Salih Paşa’nın grup heyet-i idâresiyle müzakere etmeksizin hareket etmesini bir meşrûtiyet meselesi yapmak hususundaki karar hakkında hiçbir mütâlaa dermeyan etmemiştim.
  2. İngilizlerin tevkif kararına, muhâliflerin yaygaralarına karşı meclisin cesurâne nihayete kadar vazifesine devamı pek nâfi ve parlaktır. Ancak zât-ı âlinizle beraber vücûdları teşebbüsât ve harekât-ı âtiyemiz için elzem olan arkadaşların neticede bize iltihakları esbâbı behemehâl müemmen olmak şarttır. Aksi takdirde grubun vahdet ve azim dairesinde hareketini tanzim edebilecek zevâtın şimdiden tavzîfiyle sizlerin hemen buraya gelmeleri elzemdir. Buraya gelecek zevât meyânında memleketi temsil evsâfını hâiz olanlarla icabında hükümet teşkil ve idâre liyakatindekilerin bulunması mühimdir. İtilâf Devletleri’nin muamele-i zecriye tatbik edeceklerine şüphe yoktur.
  3. Maraş meselesi hakkında vesâik-i hakikiyeye müstenid ayrıca bir rapor takdim ederim.
  4. Büyük iştiyak ve hürmetle gözlerinizden öperim.

Mustafa Kemal

 

 

Vesika 256

İzmit, 16 Mart 336

Heyet-i Temsiliye tarafından bu sabah yazılan ta’mîmi aldım. Esasen memlekette asayiş temîni başlıca vazifemizdir. Binâenaleyh bu sabah İzmit’teki İngiliz harp sefinesi kumandanı tarafından şifahî tebligatta da memlekette ittihâz edilecek mukarrerât her halde iyi olacağı bildirilmesi üzerine bir kat’ daha asayişe çalışılmakta olduğunu arz ve müsterih olunması gibi birşeydir.

Mutasarrıf
Suat

 

 

Vesika 257

İzmit, 16 Mart 336

Konya Başmüdürü Bey’e

  1. Kolordu Kumandanı Fahrettin Beyefendi’nin yaverini makine başına çağırttırınız.
  2. Şimdi İstanbul merkezinden bir İngiliz tebliğ-i resmisi yazılıyor. Bunun kat’iyen intişarına meydan verilmemesi ve doğrudan doğruya işgal altında bulunan İstanbul merkezine yol verilmemesi ve mebhûs tebliğin alınan merakizde imhâsının derhal emir buyurulması arzu ve ricâ olunuyor, arz ederim.

Heyet-i Temsiliye Kâtibi
Hayati

 

Şemsettin Beyefendi’ye

İstanbul merkezi İngiliz tebliğ-i resmîsine Konya Valisi Beyefendi’nin cevap verdiğini yazıyor. Paşa Hazretleri bunun sıhhatini anlamak istiyorlar. İstanbul merkezi İngilizlerin tamamıyla taht-ı işgalindedir efendim.

Hayati

 

 

Vesika 258

Numara 384

Erzurum, 22.9.36

Ankara’da Büyük Millet Meclisi Riyâseti’ne

Esliha ve mühimmât ve erzak ve emvâl-i metrukede vukubulan su-i istimâlât ve gayr-i kanunî ve nâ-mahdûd tekâlif ahzı, kanunsuz tahakküm ve tecebbür halkın hissiyatını büsbütün rencide etmiş. Erzurum’un emniyetsiz ve ümitsiz bir vaziyete düşerek artık kendi elleriyle idâre edilmeleri lüzumu yegâne çare-i necât ve halâs addettiği bir zamanda buraya geldik. Paşa’nın da hareketi menâfi-i memlekete tevafuk etmediği cihetle alenen yapılan fenalıklara hemen nihayet verilmesi ve tahkikat hitamında tahakkuk edecek hale göre müsebbiblerinin tecziyesi lüzumunda ahali müttefikan ısrar ve emniyet-bahş tedâbîrin acilen ittihâzı talebi ve vilâyet vekâletini bizzat muvakkaten kabul etmekliğim Paşa dahil olduğu halde ahali tarafından ricâ ve istirham olundu. Ahvâl mufassalan yazılarak bi’z-zarure birkaç (kvlkaycbnzvsy) vechile vekâletin Hüseyin Avni Bey’e tevdîi lüzumunu yazmıştım. Bizzat idârede bulunmayarak haricen tanzim-i umûr ve gönderilen heyetin muvâsalatında Meclis’e izâhât vermek üzere Ankara’ya gelmekliğim lâzımdır. Böyle nazik bir zamanda Avni Bey’in tahkikatın ikmâline kadar vekâlette bulunması meb’ûslukla gayr-i kabil-i telif görülmemelidir. Meseleyi daha vahim bir safhaya ( . . . . ) ve Erzurum mukavemet ve mevcudiyeti zayi ettirmeden teklifatın kabulü pek açık olarak irtikâp edilmiş olan su-i istimâlât hakkındaki takibatın hitamına kadar memleketin kendilerinden addederek emniyet gösterdikleri Meb’ûs Hüseyin Bey’in tebliğ-i memuriyeti ve yirmi dört saate kadar cevap verilmesi ve keyfiyetten Paşa’nın haberdâr edilmesi müsterhamdır efendim.

Büyük Millet Meclisi Reis-i Sanisi
Celâlettin Arif

 

 

Vesika 259

Gayet mühim ve müstaceldir
Hemen keşîde edilecektir

Erzurum, 24.9.36

Ankara’da Büyük Millet Meclisi Riyâseti’ne

Heyet-i Vekile’de ve Büyük Millet Meclisi’nde kıraat olunacaktır.

Heyet-i Vekilenin. Vekâlet-i âlilerinin gayr-i musîb ve gayr-i kanunî bulduğunuz tekliflerinin hangileri olduğunu bildirmenizi ricâ ederim. Acaba Erzurum Meb’ûsu Hüseyin Avni Bey’in Erzurum vali vekâletine tayini talebi mi, eğer bu ise hatır-ı âlilerinde olmak gerektir ki, Ankara’dan çıkmazdan mukaddem Erzurum ahalisi kendisine vali bulup bize inha etsinler emrini sizden telâkki eylemiş idim. Ben de ahaliye emrinizi tebliğ ettim. Acaba hata mı ettim. Ahali de bu teklifi hüsn-i telâkki ederek bu zatın asîl gelinceye kadar vekil olmasını talep etti. Bu talebi Ankara’ya bildirdim. Silâh, cephane temîn eylemek üzere birçok fedakârlığa katlandığımız bir zamanda kırk ellibin silâhla milyonlarca mühimmâtın dolayısıyla Rumlara satılması, tahniyede vukua gelen su-i istimalât yüzünden ahalide bir galeyân uyanmasından dolayı hırsızların bir an evvel tecziyelerini talep etmekliğim acaba gayr-i musîb ve gayr-i kanunî bir teklif miydi. İcra eylediğim takibat üzerine Tahniye Müdürü Avni Efendi’nin hesâbâtı tetkike başlandı. Ve beş bin kilo un sattığı meydana çıkar çıkmaz mûmâileyhin intiharından ne mâna çıkarılır. Emvâl-i metruke satışlarından vukua getirilen su-i istimalât bütün halkın ağzında iken müsebbiblerinin zâhire ihracını talep etmek acaba gayr-i münasip ve gayr-i kanunî bir talep mi? İleri cepheden ordu namına mevcut su-i istimalâtın bir an evvel önü alınması için murahhas olmak üzere gelen alay kumandanlarının şikâyâtını dinleyip ânları Büyük Millet Meclisi Riyâseti’ne bildirmek de acaba gayr-i münasip bir teklif gibi mi telâkki olundu. Müdafaa-i Hukuk halkın mutalebâtını dermeyan etmiş olduğunu işittim. Erzurum muhîtini zannedersem kâfi derecede tanımıyorsunuz. Buranın halkı bir kere feverân etti mi, ânın önünde durmak gayet güç olduğunu bildiğimden bunun hudûsundan evvel lâzım gelen tedâbîr-i hakîmâneyi tavsiye etmek acaba gayr-i kanunî ve gayr-i münasip bir teklif miydi. Ben zannediyorum ki vazife-i vataniyemi ifa edebilmek için muhtaç olduğum istirahati bir tarafa bırakarak bu işlerle uğraşmayı Heyet-i Vekile takdir edecek ve gayr-i kanunî, gayr-i musîb teklifin benden sudûr eylemeyeceğine Heyet-i Vekile’nin kail olmasını beklerdim. Aranızda müddeayâtımı takdir edecek arkadaşlarım mevcut olacağına kaniim. Daire-i intihâbiyemi teftiş etmeksizin hemen Ankara’ya muâvedet imkân dahilinde değildir. Buraya geldim geleli bu gibi meşagil ile uğraştığımdan kazaları dolaşmaya vakit bulamadım efendim.

Büyük Millet Meclisi Reis-i Sanisi
Celâlettin Arif

 

 

Vesika 260

Dersaadet 17.10.38

Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine

Tevfik Paşa oğlunu bendenize göndererek âtideki telgrafnameyi verdi:

Meselenin gayet mahrem tutulması ricâsıyla beraber vukubulan tahkikatına nazaran İngilizler, konferansta Anadolu ile İstanbul’un ayrı ayrı cephe arz etmesinden istifade ile hilâfet hâmisi sıfatını iktisâb etmeye çalışacağından meseleye lâzımgeldiği gibi ehemmiyet verilmesini arz etmemi tebliğ ettirdi. Ferman. (Hâmit)

Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine: Bi-avnihi teâlâ ihrâz olunan muzafferiyet, ba’d-ezîn İstanbul ve Ankara arasında tahaddüs etmiş olan ihtilâf ve ikiliği kaldırmış ve vahdet-i milliyemizi temîn etmiş olup ancak Düvel-i Müttefika ile aramızda müsaleha henüz akd edilmemiş olmasından dolayı Avrupa şehirlerinden birinde karîben in’ikadı derkâr bulunan sulh konferansına sâbıkı vechile her iki tarafın davet edileceği ma’lûm bulunduğuna mebni selâmet-i milliyemize müteallik mevâdd-ı mühimmenin evvelce beynimizde müzakere ve tesbiti zımnında istihzaratta bulunularak mezkûr konferansta müttehiden hukuk-ı milletin müdafaasına sarf-ı mesâi edilmesi nezd-i âlilerinde dahi rehin-i tasvip olacağına kanaat-i kâmilem bulunduğundan ol bâbda taraf-ı senâverîylerile görüşüp anlaşmak üzere ahvâle vâkıf ve emniyetinizi hâiz bir zatın buraya gayet mahremâne talimatı hâmilen ve sür’at-i mümkine ile i’zâmı mütemennadır efendim.

17.10.38 İmza: Sadrazam Tevfik.”

 

Makaleni beğendinizmi? Sosyal medyada takip edin!

Küfür, hakaret, rencide edici ve büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmayacaktır.

Sakura

San Francisco temelli bir firmanın tavuk tüyünden laboratuarda yetiştirdiği tavuk eti

Editörün Seçimi