Dünyanın Önde Gelen Haberleri ve Ansiklopedisi
Slimfit
  1. AZERBAYCAN

Azerbaycan hanlıkları

Azerbaycan hanlıkları
Sakura

Azerbaycan hanlıkları

Azerbaycan hanlıkları, Güney Kafkasya'da 1747-1844 yılları arasında fiilen bağımsız Türk hanlıklar.

Bu hanlıklar önce İran'ı yöneten Safevi Hanedanı, Afşar Hanedanı ve Kaçar Hanedanı'nın egemenliğinde kalmıştır. 1813'te imzalanan Gülistan Antlaşması ile Rus İmparatorluğu'nun egemenliği altına girmiştir.

Kuzey Azerbaycan hanlıkları, Nadir Şah'ın ölümünü müteakip bağımsız olduktan sonra, bir daha İran hakimiyetine girmediler. Kendi aralarında sıkça yaşanan egemenlik mücadeleleri sonucunda zaman zaman birbirlerine boyun eğseler de, bağımsızlıklarını 19. yüzyılın başlarında uğradıkları Rus istilasına kadar sürdürdüler. Güney Azerbaycan hanlıkları ise zaman zaman İran egemenliğinden çıksa da, genel olarak hakimiyetleri döneminde sürekli İran'ın desteğini alma gereği duymuşlardır.

 

Gülistan Antlaşması ile Rusya'ya geçenler

  • Bakü Hanlığı

Bakü Hanlığı, 1718-1806 yıllar arasında Azerbaycanın doğusunda hüküm süren bir hanlık.

 
Bakü hanlarının buncuğu (Azerbaycan Tarih Müzesi)

18. yüzyılda Azerbaycan topraklarında, Mirza Muhammed Han tarafından kurulan hanlıklardan biridir. Mirza Muhammed Han yönetimde olduğu 20 yıl boyunca (1747-1768), ülke ekonomisinin ve ticaretinin gelişmesine çalıştı. Aynı zamanda denizci olan Mirza Muhammed Han, gerek ticari, gerekse de askeri sebeplerle, ülkede gemiciliğin ve tersanelerin gelişmesi için şahsen girişimlerde bulunup, bu konuda öncülük yaptı. Melik Muhammed Han'ın ölümünden sonra Bakü tahtına oğlu II Mirza Muhammed Han çıktı. II. Mirza Muhammed Han Azerbaycan'ın ünlü tarihçi-şair ve eğitimcisi Abbaskulu Ağa Bakıhanov'un babası idi.

Bu dönemde ekonomi canlanmış olmakla birlikte, XVIII asrın sonlarında İran hükmdarı Ağa Muhammed Şah Kaçar'ın amansız ve yok edici baskınları Azerbaycan'a fazlasıyla zarar vermiştir. 1795 senesinde, Ağa Muhammed Şah Kaçar Bakü'yü ele geçirip yağmalamış olmakla birlikte,kısa bir sürede ordusuyla birlikte Şirvan'dan çekildi.

Hanlıklar döneminde Bakü Hanlığı 39 kentten ibaret idi və toplam 500 kişilik ordusu vardı.

Bakü Hanlığı, Rusya-İran savaşları sonucunda Rusya topraklarına katıldı. 1813 ve 1828 yıllarında Gülistan Antlaşması ve Türkmençayantlaşmaları imzalandı. Azerbaycan Araz Nehri boyunca, Rusya ve İran arasında paylaştırılarak bölündü.

Bakü hanları

# Han Hüküm sürdüğü yıllar
1. Hüseyin Bey Muhammed 1718—1723
2. Kulu Bey Dergah 1723—1736
3. I. Mirza Muhammed Han 1736—1768
4. Fethali Han (Kuba hanı) 1768—1770
5. Abdullah Bey (Şirvan hanı) 1770—1772
6. Muhammed Melik 1772—1783
7. II. Mirza Muhammed Han 1783—1791
8. Muhammed Kulu Han 1791—1792
9. Hüseyin Kulu Han bin Hacı Ali 1792—1806
  • Şirvan Hanlığı

Şirvan Hanlığı, 1747 yılından 1820 yılına kadar Azerbaycan topraklarında hüküm sürmüş bir devlettir. Başkenti Şamahı kentidir.

Şirvan hanlığını 1747 yılından Nadir Şah kırklı-Avşar tarafından bu yöreye vekil tayin edilmiş Hacı Mehemmed Han Sufi Nebi oğlu Zərnəvai kontrol ediyordu.

Şirvan hanlığının askeri-siyasi durumuna dair çeşitli ilginç bilgiler vardır. Kaynaklara atıf yapan E. Məmmədova gösteriyor ki Şirvan hanlığı çok güçlü askeri güce sahip olduğunu ve 10 bin, bazen ise 12 bin kişilik ordu toplamayabiliyordu. İşte askeri yönden güçlü olmasının sonucu olduğunu, hanlık sekiz yıl Guba hanlığının birleştirme politikasına karşı mücadele vermiştir. Qubalı Feteli Han bu amaçla defalarca Şirvan Hanlığı üzerine bir sefer yapmış, fakat her defasında kayıp vererek geri çekilmiş, sadece 1768 yılında çizimi Hüseyin Han ile birleşerek hanlığın arazisini Kuzeydoğu Azerbaycan topraklarına dahil edebilmiştir. Şamahı hanlığı Guba hanlığının bünyesinde 1789 yılına kadar kalmasına rağmen kendi bağımsızlığına yeniden ulaşmak için sürekli olarak mücadele etmiştir.

 

  • Derbent Hanlığı

Derbent Hanlığı, 1747-1806 tarihleri arasında bugün Dağıstan'ın Derbent şehrinde hüküm sürmüş hanlıktır. Nadir Şah'ın ölümünden sonra (1747), müstakil bir hanlık haline gelen Derbent, 1765 tarihinde Bakü Hanı Feth Ali Hanın eline geçmiştir. Ruslar ilk defa Mayıs 1796'da Zubov komutasında bir kuvvet göndererek şehri ele geçirdilerse de bu işgal kısa sürdü. 3 Temmuz 1806 tarihindeki işgal ise kalıcı oldu ve General Glasenapp şehirde Rus yönetimini tesis etti.

 

  • Karabağ Hanlığı

Karabağ Hanlığı (Azerice: Qarabağ Xanlığı), 1747-1805 yılları arası bugünkü Azerbaycan arazisinde yerleşmiş ve İran'ın Kaçar Hanedanı egemenliği altında fiilen bağımsız olan Türk feodal devletidir. Ayrıca, bugünkü Azerbaycan ve Ermenistanarasında büyük krizlere sebebiyet veren Dağlık Karabağ bölgesi ve çevresinde varlığını da sürdürmüştür. Penah Ali Hantarafından kurulmuştur. Rus İmparatorluğu, 1805 yılında Karabağ Hanlığı'nın kontrolünü İran'dan almıştır. Fakat Karabağ'ın Ruslarca ilhakı 1813 Gülistan Antlaşması'na kadar resmileşmemiş, 1804-1813 Rus-İran Savaşı sonucu olarak İran hükümdarı Feth Ali Şah, Karabağ'ı resmen Rusya İmparatoru I. Aleksandr'a vermiştir. Hanlık 1822 yılında ortadan kaldırılmıştır. Rus İmparatorluğu içinde önce Hazar Oblastı'nın sonra da Elizavetpol Guberniyası'nın bir parçası olmuştur.

 

Tarihçe

Kuruluşu

Hanlığın topraklarının büyük bir kısmını kaplayan arazi 1551 yılında Şah I. Tahmasp tarafından Gence-Karabağ Beylerbeyliği adı altında bir yönetim birimine dönüştürüldükten sonra 1588-1605 ile 1725-1735 yılları arasında Osmanlı Devleti egemenliğinde kalmış olduğu süre dışında Karabağ Hanlığı, uzun yıllar Safevi ve devamı niteliğindeki İran hanedanlıklarının egemenliğinde kalmıştı. Hanlığın temelleri Safevi Hanedanı'nın Aras Nehri ve Kura Nehri arasındaki Karabağ bölgesini 1606 yılında Ziyadoğlu Ailesi'ne vermesiyle feodal bir mülk olarak atılmıştı. Gence şehrinden Karabağ topraklarına göç eden, soyu Cavanşir oymağına dayanan bir kişi, Karabağ'da bir kadın ile evlenmiş ve çocuğu olmuştu ve çocuğunun adını Sarıca Ali koymuştu. Sarıca Ali büyüyünce çok zengin biri olup onun malları da oğlu İbrahim Ağa'ya kalmıştı. Safevi Hanedanı'ndan sonra İran topraklarına hakim olan Afşar Hanedanıyöneticisi Nadir Şah, İbrahim Ağa'nın oğlu Fazlali Bey'i yanına alarak eşik ağası yapmıştı. Fazlali Bey bir çatışmada ölünce Nadir Şah, bu sefer Fazlali Bey'in kardeşi Penah Ali Han'ı yanına almıştı. Penah Ali Han, bir müddet Nadir Şah'ın yanında kaldıktan sonra kaçıp Karabağ'da saklanmıştı. Nadir Şah, Penah Ali Han'ı aratsa da bulamamıştı. Nadir Şah'ın 1747 tarihinde öldürülmesi üzerine Penah Ali Han, ortaya çıkarak 1747 tarihinde kendini Karabağ hanı ilan etmişti. Penah Ali Han'ın başa geçmesiyle Karabağ Hanlığı da de facto şeklinde bağımsız olmuştu. Afşar Hanedanı'nın yeni yöneticisi Adil Şah, Karabağ hanı olarak Penah Ali Han'ı tanıdığını belirten bir ferman çıkarmıştı. Penah Ali Han'ın soyu, Cavanşir boyunun Sarıcalı oymağına dayanan Ziyadoğulları Hanedanı'ndan gelmektedir.

 

Penah Ali Han dönemi

 
Karabağ Hanlığının kurucusu Penah Ali Han

Hanlığın ilk başkenti Bayat Kalesi'ydi (1748). Penah Ali Han, hanlığı koruyabilmek için 1750-1752 yıllarında bugünkü Şuşa kale-şehrini inşa ettirmiş, başkenti de buraya taşıyıp şehrin adını Penahabad koymuştu. 1750 yılında Şeki Hanlığı ile Bayat Savaşı yapılmıştı. Penah Ali Han, Meghri, Tatev, Karakilise, Kafan şehirlerini ele geçirerek Nahçıvan Hanlığı'nı ülkesine bağlamıştı.

1752 tarihinde Penahabad şehri kurulduktan sonra, İran toprakları üzerinde hak iddia eden Kaçar Hanedanı'nın kurucularından Muhammed Hasan Han, Karabağ Hanlığı'na saldırarak Penahabad'ı kuşatmış fakat Zand hanedanı kurucusu Kerim Han Zend'ın saldırıları üzerine çekilmek zorunda kalmıştı. Muhammed Hasan Han buradan çok çabuk çekilmişti. Hatta Penahabad kalesi duvarlarının altında savaş toplarını bile bırakmıştı. Penah Ali Han, Muhammed Hasan Han'ın geri çekilen askerlerine karşı saldırı yaparak Güney Azerbaycan'daki Aras Nehri'nin karşısında bulunan Erdebil şehrini ele geçirmişti.

1759 tarihinde Karabağ Hanlığı'nın kuvvetlenmesinden endişe eden Urmiye Hanlığı hükümdarı Feth Ali Han Afşar, hanlığa karşı bir savaş başlatmıştı. 30,000 kişilik ordusu ile saldıran Feth Ali Han Afşar'a birkaç melik destek sağlayarak yardım etmişti. Penahabad'ın kuşatılması sekiz ay boyunca devam etmiş ve Feth Ali Han Afşar, Karabağ Hanlığı'nı geçici olarak Urmiye Hanlığı'na bağlı hâle getirmişti. Karabağ hanının oğlu İbrahim Halil Han'ı ise rehin olarak Urmiye'ye götürmüştü.

Aynı yıl, Kerim Han Zend, Urmiye hükümdarı Feth Ali Han Afşar'ı yenebilmek için oğlu Urmiye'derehin tutulan Penah Ali Han ile birlik olmuştu. Kerim Han Zend, Feth Ali Han Afşar'ı yenip Urmiye'yi aldıktan sonra İbrahim Halil Han'ı esaretten kurtararak Karabağ Hanlığı tahtına oturtmuş, eski hükümdar Penah Ali Han'ı ise Zand hanedanı'nın başkenti olan Şiraz'a misafir olarak davet edip buraya yerleşmesini mümkün kılmak suretiyle Karabağ Hanlığı'nı kendine bağlı hâle getirmeye çalışmıştı. Fakat, İbrahim Halil Han, 47 yıllık hanlık döneminde bağımısız hareket ederek Karabağ Hanlığı'nı bağlılıktan kurtarmış ve bunun yanında Gence Hanlığı'nı 1780-1785 tarihleri arasında kendine bağlı duruma getirmişti. Bu süreçte eski hükümdar Penah Ali Han ise ölümüne kadar kadar Şiraz'da yaşamıştı.

 

İbrahim Halil Han dönemi

1759 yılında tahta geçen İbrahim Halil Han, Penahabad şehrinin gelişmesine önem vererek onun etrafına çok sayıda köy kurdurup şehre kaleler diktirmiştir. Gence Hanlığı'nı kendine bağlı hâle getirmesinin yanında Revan ve Nahçıvan hanlıklarının topraklarının bir kısmını ele geçirmeyi başarmıştı. 1789 yılında Karabağ Ermenilerinin çıkardığı isyanı bastırmış, Sünni bir Türk ve bir şair olan Molla Penah Vâkıf baş veziri yapmıştır. Molla Penah Vâkıf, Rusya ve İran'a karşı, komşu Türk hanlıkları ile anlaşma yapmayı başarmıştır.

 
Feth Ali Şah'dan Mehdi Kulu Han'a - Sayfa 1
 
Ali Şah'dan Mehdi Kulu Han'a - Sayfa 2

Muhammed Hasan Han'ın oğlu Ağa Muhammed Şah'da 1795 yılında Penahabad'a saldırmıştır. Ağa Muhammed Şah'ın amacı eski Safevi Hanedanızamanındaki toprakları geri almak ve İran şahı ilan etmekti. Safevi geleneklerine göre şah, taç giyme töreninden önce Kafkasya'yı kontrolü altında bulundurmak zorundaydı. Bu yüzden Kafkasya'nın kontrol altına alınması için Karabağ Hanlığı ve büyük şehri Penahabad ilk ve büyük bir engeldi.

Ağa Muhammed Şah, 80,000 kişilik ordusu ile Penahabad şehrini kuşatmıştır. İbrahim Halil Han, uzun süreli bir savunma için halkı harekete geçirmişti. Penahabad halkından savaşa katılanların sayısı 15,000 kişiyi bulmuş, savaşta kadınlar ve erkekler birlikte savaşmıştır. Kuşatma 33 gün sürmüş ancak Panahabad şehri ele geçirilememişti. Ağa Muhammed Şah kuşatmayı durdurup Tiflis'e ilerlemiş ve burayı işgal etmişti.

Ağa Muhammed Şah, Kafkasya'yı fethetmekte başarısız olmasına rağmen 1796 tarihinde kendini şah ilan ederek Kaçar Hanedanı'nı kurmuştu. İkinci bir Karabağ seferini de kararlaştıran Ağa Muhammed Şah, hanlığa olan saldırılarını yoğunlaştırmıştı. Penahabad halkı 1795 tarihindeki saldırıdan ve üç yıl süren kuraklıktan dolayı güçsüzleşmesinin yanında, savaş sırasında da şehir koruyucularının büyük bir kısmının ölmüş olmasından ötürü direncini yavaş yavaş kaybetmeye başlamıştı. Ağa Muhammed Şah, Rusların Kuzey Azerbaycan'a girdiklerini duyunca Erdebil'i ele geçirmişti. II. Katerina'nın ölümü üzerine Rus kuvvetlerinin geri çekilmesi ile Ruslar ile Kaçar Hanedanı arasında savaş olmamasıyla Panahabad'ın güçsüzlüğünü fırsat bilen Ağa Muhammed Şah, 1797 yılında, Penahabad'ı ele geçirmeyi başarmış ve burada katliamlar yapmıştır. İbrahim Halil Han Dağıstan'daki Ilısu Hanlığı'na sığınmıştır. Ağa Muhammed Şah, 19 Haziran 1797 tarihinde hizmetindeki üç kişi tarafından öldürülünce İran askerleri Penahabad'dan çekilmiştir. Böylece İbrahim Halil Han, Karabağ'a geri dönerek tekrar han olmuştur.

İbrahim Halil Han'ın yönetimi esnasında Karabağ Hanlığı komşu hanlıklar ile ve ek olarak Osmanlı Devleti ve Rus İmparatorluğu'u ile bağ kurmuştur. Bu süreçte Rusya İmparatorluğu, 1804'te Gence Hanlığı'nı ele geçirerek Karabağ Hanlığı'na kuzey sınırında komşu olmuştur. Rusya İmparatorluğu'nun Gürcistan ve Gence'yi istila etmesi üzerine İbrahim Halil Han, 14 Mayıs 1805 tarihinde Rusya İmparatorluğu ile Kürekçay Antlaşması’nı imzalamıştır. Bu antlaşma ile Karabağ Hanlığı, Rusya İmparatorluğu'nun egemenliğini ve üstünlüğünü tanımak ile birlikte Rusya İmparatorluğu'na 8 bin altın rubleyi ödemeyi kabul etmiştir. Rusya İmparatorluğu da antlaşma ile Karabağ Hanlığı'nın koruyuculuğunu üstlenmiş ve Penahabad'da bir garnizon bulundurmayı kararlaştırmıştır.

1806 yılında Ağa Muhammed Şah'ın veliahtı Feth Ali Şah oğlu Abbas Mirza'nın komutasındaki orduyu Karabağ topraklarına göndermesi üzerine İbrahim Halil Han, oğlu Muhammed Hasan'ı Gence'deki Rus komutanlarının yanına göndererek Ruslardan yardım istemiştir. İbrahim Halil Han'ın yardım isteğine karşılık 10,000 kişilik Rus ordusu Karabağ'a gelmiştir. İbrahim Halil Han, Emirliler ve Cebrayıllılardan oluşan süvarilerle Rusları karşılamışdır. Görüşmelerin ardından Karabağ ve Rus orduları Aras Nehri'ne doğru İran ordusuna karşı hareket etmişlerdir. Aslandüz denilen yerde yapılan savaşın ardından İran ordusu geri çekilmiştir. Savaşın ardından İbrahim Halil Han ve Rus orduları bir kaleye geçmişlerdir. Kısa bir süre sonra Ruslar Kürekçay Antlaşması'nı bozup Penahabad Kalesi'ni işgal etmişlerdir. Ailesi ile kaleden kaçan İbrahim Halil Han, Penahabad yakınlarındaki kayalık bir yere kamp kurmuştur. Burada İbrahim Halil Han, İran şahı Feth Ali Şah'a bir mektup yazmıştır. İbrahim Halil Han, mektupda başına gelenleri anlatıp yardım istemiş, sadakatini belirtmek için de şaha yazdığı mektubu Kur'an içine koymuştur. 2 Haziran 1806 tarihinde İbrahim Halil Han, İran ordusunu beklerken, Rus komutan Lisaneviç ve ordusu birkaç Ermeni kılavuzun yardımı ile İbrahim Halil Han'ın bulunduğu yeri basmışlardır. Rus orduları, İbrahim Halil Han ve ailesinden birkaç kişiyi öldürmüşlerdir.

 

Yıkılışı

İbrahim Halil Han'ın 1806'daki ölümü üzerine ortanca oğlu Mehdi Kulu Han, Rusya tarafından Karabağ Hanlığı tahtına oturtulmuştur. Rus İmparatorluğu, Rus-İran Savaşları'ndan sonra 1813 tarihinde imzalanan Gülistan Antlaşması ile ve 1828 tarihinde imzalanan Türkmençay Antlaşması ile bölgeyi egemenliği altına almıştır. Mehdi Kulu Han'ın başa getirilmesinden 1822 yılına kadar Rusya'nın diğer eyaletleriyle aynı statüde yönetilen Karabağ Hanlığı, bu tarihte tamamen ortadan kaldırılmıştır.Mehdi Kulu Han ise İran'a gitmiştir. Penah Ali Han'ın soyundan gelen Abdül Vekil Penah Han, daha sonra Büyük Horasan Emiri olmuştur. Cevanşirlerin bir kısmı Osmanlı Devleti'ne göçüp Anadolu'ya yerleşmiştir.usya İmparatorluğu içinde Karabağ ili kurulmuş ve bu il Rus memurlar tarafından yönetilmiştir.

 

Devlet yönetimi

Karabağ Hanlığı'nın yönetim biçmi monarşi olsa da, hanlıklar devrinde Azerbaycan'da idari yapı daha ziyade derebeyliğini andırmaktaydı. Han devletin baş yöneticisidir. Diğer Güney Kafkasya hanlıklarında olduğu gibi Karabağ Hanlığı'nda da mülki ve cinayet işlerine şeriat kanunları, örf ve adet esasında bakılmıştır. Mahkemelerde normal cezalarla birlikte ağır işkencelere de yer verilmiştir. Ölüm hükümünü en büyük hakim gibi hanın kendisi vermiştir.

 

Nüfus

Karabağ Hanlığı, Rus İmparatorluğu'na dahil edilmesi sırasında diğer hanlıklar içinde nüfus bakımından Şirvan Hanlığı'ndan sonra ikinci sıradadır. 90.000 ulaşa gelen nüfusu 18.500 hanede birleştirilmiştir. Tarihçilerin görüşüne göre hanlığın var olduğu dönemde nüfus sayısı ve yoğunluğu tahminen iki defa artmıştır. Penahabad'ı ziyaret eden yolculara göre Penahabad'da 18. yüzyıl ve 19. yüzyılda 2.000 ev ve çoğunluğu Müslümanlardan oluşan 10,000 civarı insan bulunmaktadır.

 

İdari bölümler

Ülkedeki en büyük idari birim yöredir. Salnamelerdeki bilgilere göre Karabağ Hanlığı idari açıdan 22 yöreye bölünmüştür. Yöreler ise birkaç kentten ibarettir. Yörelerin yöneticileri naiblerdir. Naiblerin yanında darğalar ve yüzbaşılar gibi vazifeli şahıslarda bulunmuştur. Darğaların şehirlerdeki görevi polisler gibi vatandaşların huzur ve güvenini temin ile suç ve suçluyla mücadele etmektir. Yüzbaşılar ise köylerin yönetiminden sorumluydu. Karabağ Hanlığı'nın son dönemlerinde ülkede 1 büyük şehir, 638 köy bulunmaktadır.

1806'da Rus egemenliğine giren Karabağ Hanlığı'nda siyasi istikrarın kaybedilmemesi için Ruslar, hanlığın idari işlerine karışmamıştır. A. P. Yermalov ile Mogilev'in 1823 yılında tertibini bitirdikleri "Karabağ eyaletinin tahrir defteri"ne göre, Karabağ Hanlığı "mahal"lere ve "el"lere bölünmüştü. Mahalleri yönetenlere "naib", elleri yönetenlere ise "binbaşı" denmekteydi. Her iki çeşit yönetici de doğrudan eyalet yöneticisine bağlıydı. Hanlık 18. yüzyılın ortalarında 21, sonlarında ise 25 mahal ve el'den oluşmaktaydı. Bunlar: Cevanşir, Cevanşir-Dizak, Hırdapara-Dizak, Dizak, Dizak-Cebrayıllı, Bergüşad, Çulundur, Mehri, Bağabürd, Ecenan, Küpara, Karaçorlu, Verende, Haçın, Çileberd, Talış-Gülüstan, Püsyan, Kolanı, Demirçihasanlı, Yiğirmidört, Otuziki, I. Kebirli, II. Kebirli, Sisyan ve Tatevidi'ydi.

 

Ekonomi

Karabağ Hanlığı topraklarının dağların eteklerinden Aras'ın Hudaferin Köprüsü'nden Cevad kentine kadar olan toprakların hepsi Aras Nehri suları ile sulanmıştır. Karabağ Hanlığı arazisinin üçde ikisi ovalıklardan ibarettir. 800-3000 metre yükseklikteki araziler geniş yer kapladığı için hayvancılık Karabağ halkının geçim kaynağı olmuştur. Halkın diğer geçim kaynakları ise halıcılık, çiftçilik, bahçecilik ve deri ürünleri imalidir. 19. yüzyılın başlarında Karabağ Hanlığı arazisinde 30.000 koyun ve keçi, 20.000 at, 2200 oğlak vardır. Yine bu tarihlerde bazı Hıristiyan Ermenilerin geçim kaynağı domuzcluktur. İbrahim Halil Han zamanında Karabağ Hanlığı tacirirleri Şeki Hanlığı, Şamakhi Hanlığı ve Gence Hanlığı'ndan ipek alıp hakiki ipek tekeli kurmuşlar ve onu dış pazarlara çıkarmışlardır. Meşhur Karabağ atları, ülkenin ticaretinde önemli rol oynamıştır. Ülkede 500'e yakın ileyen değirmen vardır. Karabağ Hanlığı döneminde ekonomik alanda önceki devirlere nispeten ilerleme olmuştur. Bu ilerlemenin en büyük etkeni ülke çapında ekinciliğin gelişmesidir. "Toprak ancak onu ekenlere ve ekilecek hâle getirenlere mahsusdur" prensibi esas alınmıştır. Toprağı ekilecek hâle getirip ekenler ise az miktarda toprağa sahip olanlar ve rençberlerdir. Salnameleregöre hanlıktaki topraklar han, ağalar, beyler, halk ve vakıflar olmak üzere bölünmüştür. Bu düzen Kur'ân-ı Kerîm'de ileri gelen şeriat hükümlerinden kaynaklanmaktadır.

Karabağlıların yerleşik hayat tarzını benimsemişlerdir. Penahabad'da darphane kurulmuştur. Ülkede Penahı adında bir buçuk dirhem ölçüsünde gümüşten pul sikkesi basılmıştır. Sikkenin bir yüzünde Penahabad, diğer tarafında ise La ilahe illallah Muhammedur rasulullah sözleri yazılmıştır. Penahının altı tanesi bir manat, sekiz tanesi ise Karabağ tümeni etmiştir. Penah Han zamanındaki sikke, Karabağ Rusya tarafından ilhak edilmesinden sonra da değerini korumuştur. Savaşlar için Penahabad halkı tüfek, tabanca namluları ve silah kundakları hazırlamışlar, barut imal etmişlerdir. Hançer, kılıç hazırlayan sanatkârlar, taştan yapılma çeşitli araçlar, değirmen taşları, el değirmenleri, taş kazanlar ve başka eşyaları hazırlayan kişilerde Penahabad'da yaşamaktadır. Pazar günleri Penahabad ve çevresinde haftalık pazar kurulmuştur

 

Kültür

 
Karabağ hanlarına has halı (Azerbaycan Devlet Tarih Müzesi)

Ülkede sanat alanında birçok gelişme olmuştur. Sanat ile uğraşanlar en çok Penahabad kentinde faaliyet göstermişlerdir.Hanlık döneminde yetişen Azeri şairler, kendilerinden önceki Farsça şiir yazma geleneğini sürdürmüşlerdir. Çünkü Farsça yazmak ediplikte üstünlük sayılmıştır. Ancak şairler Farsça'nın yanında kendi dilleri olan Azerice ile de şiirler yazmışlardır. Hanlığın en önemli şairlerinden biri Molla Penah Vakıf'tır.alk dokumacılığa önem vermiştir. Değirmenin hisseleri taştan ve tahtadan hazırlanmıştır.

 

Yöneticileri

Ziyadoğlu Ailesi beylerbeyleri

  • Muhammed Kulu Han (1605 - 1625)
  • Davud Han (1625 - 1631)
  • Muhammed Kulu Han (1631 - ?)
  • Makhitar (1728 - 1730)
  • Uğurlu Han (1730 - 1738)

Nadir Şah idaresi

  • İbrahim Han (1739)
  • Afşar Hanedanı merkez idaresi (1739-1747)

Cavanşir Hanedanı hanları

  • Penah Ali Han (1747 - 1759)
  • İbrahim Halil Han (1759 - 1806)
  • Mehdi Kulu Han (1806 - 1822)

 

Bibliyografya

  • Mehmet Hasan Veliyev Baharlı (1921). "Azerbaycan", sf.179.
  • Rzaqulu bey Mirze Cemal oğlu. "Karabağname". sf.69-71.
  • Mirze Cemal Karabaği. "Karabağname". sf.14.
  • Mirze Camal. "Karabağname". sf.12.
  • Tağı Musəvi (1977). "Orta əsr Azərbaycan tarixinə dair fars dilli sənədlər", Bakı
  • Mais Əmrahov (2008). "Qarabağ xanlığı", Bakı.

 

  • Gence Hanlığı

Gence Hanlığı, Azerbaycan'ın Gence yöresinde hüküm sürmüş olan hanlıktır. İran hükümdarı Nadir Şah, 1735'te, Gence’yi ele geçirdi. Nâdir Şâh'ın öldürülmesinden sonra, Gence de, diğer Azerbaycan hanlıkları gibi İran toprağı olmaktan çıkarak, 1747'de bağımsızlığını ilan etti.

 
Gence Hanlığı'nın 1804 yılındaki sınırları ve komşuları
 

Tarih

Ziyadoğulları Hanedanı'nı kuran Kaçar Türklıri'nden II. Şahverdi Han Gence’nin ilk hanı (1747-60) oldu. Şia’nın Caferî koluna mensup olan Ziyâdoğulları Hanedânı, Türkçe konuşuyordu. 1781-83 yılları arasında Gence, Karabağ Hanlığı'nın eline geçtiyse de geri alındı.

19. yüzyılın başlarında Gürcistan'ı işgal eden Rus İmparatorluğu, Gence ile birlikte bütün bağımsız Azerbaycan hanlıkları için tehdit unsuru oldu. Bu hanlıklar, büyük tehlikeye karşı aralarında birleşmeyi başaramadılar. Rusya İmparatorluğu, bu sırada Dağıstan ve Kuzey Kafkasya'da bulunan hanlıklarla savaş hâlindeydi. Azerbaycan'daki coğrafî durum, Rusya İmparatorluğu'nun, Dağıstan'ı ve Kuzey Kafkasya'daki hanlıkları ele geçirmesini güçleştiriyordu. Kafkasya'daki Rus orduları kumandanı General Sisyanov, 1803'te, Tiflis'ten hareket ederek Gence'yi kuşattı. Gence Hanı Cevad Han, Ruslarla yaptığı, yenildiği ve devletini kaybettiği muharebede öldürüldü. Oğlu ve veliahtı Hüseyin Han da, babası ile aynı günde Ruslar'ın top ateşi ile öldürüldü. Cevad Han'ın ve Hüseyin Han'ın öldürülmesi üzerine, iki koldan şehre giren Ruslar, yağma yaparak, halkı öldürdüler. Gence Hanlığı'nı ortadan kaldırdılar. Buranın adını da 1804'te çariçelerinin onuruna Elizabethpol olarak değiştirdiler. Hüseyin Han'ın kardeşi Uğurlu Han, bu tarihten 22 yıl sonra, Gence'yi Ruslardan geri alıp, 2 yıl boyunca "Gence Hanlığı" adıyla yeniden egemenliğini ilan etse de Ruslar, ülkeyi tekrar istila ederek Gence Hanlığı'nı tamamen ortadan kaldırdılar. Gence de, Türkmençay Antlaşması'yla Rusya İmparatorluğu'na ilhak edildi. Komünist idare, Gence'ye, Kirovabad adını verdi.

 

Konum ve çeşitli özellikler

Gence Hanlığı'nın en büyük kenti adını aldığı Gence'ydi. 1804 yılındaki komşuları ise Kartli-Kaheti Krallığı, Revan Hanlığı, Şeki Hanlığıve Karabağ Hanlığı (o dönemde düşman)'dır.

 

  • Şeki Hanlığı

Şeki Hanlığı ya da Nuha Hanlığı adları da verilen hanlık 1747 tarihinde kurulmuş ve 1819'de kadar yaşamıştır.

Hanlığın arazisi kuzeybatıda Dağistan ve İlisu Sultanlığı, kuzeydoğuda Kuba Hanlığı, batıda Gürcü Kartli-Kaheti Çarlığı ve Güneyde Karabağ Hanlığı ile sınırdı.

Tarihçe

Kuruluşu

8. yüzyılında Araplar, Azerbaycan'ı ele geçirdikten sonra Şeki bölgesi hilafete dahil edilmişti. Arap hilafeti zayıflayıp parçalanınca 10. Yüzyılda Şeki'de bağımsız bir Hanlık kuruldu ve ilk başlarda komşu Şirvanşahlar Devleti'ne bağlı olan Şeki Hanlığı, 14. yüzyılın ilk yarısında bağımsızlığını kazandı.

1551 yılında Safevi Şahı I. Tahmasp, Şeki'nin bağımsızlığına son verip, onu Safeviler Devleti'nin idaresi altına aldı. Safevilerin yıkılmasından sonra yönetime geçen Nadir Şah Afşar, aktif bir fetih politikası yürüttüğünden onun büyük ordusunun masraflarının karşılanması için vergiler arttırıldı. Şah'ın atadığı yöneticilerin halktan aşırı vergi toplamasına karşı çıkan Şeki ayanları bu yöneticilerden biri olan Melik Necef'i Nadir Şah'a şikâyet ettiler. Şah Şekililerin şikâyetine cevaben halkın saygı duyduğu Hacı Çelebiadlı şahsı Melik Necef'in işlerini takip etmesi için görevlendirdi. Normalden fazla miktarda vergi toplayan Melik Necef'le Hacı Çelebi arasındaki gerginlik sürekli artmaktaydı. Melik Necef'i şikâyet etse de bir sonuca ulaşamayan üstüne üstlük idam cezasından zor kurtulan Hacı Çelebi, onu 1743 yılında öldürtür.

O dönemde Şirvan ve Doğu Gürcistan'da İran aleyhine isyanlar çoğaldığından İran Şahı Nadir Şah, Hacı Çelebi'yi cezalandırmak için 1744 yılının sonbaharında 15.000 kişilik orduyla Şeki seferine çıktı. Hacı Çelebi arkadaşlarıyla birlikte Şeki şehrinden 8 km uzakta Kış köyünün yakınlarındaki "Gelesen Göresen Kalesi"ne sığındı. Yol dar derelerden geçtiği için Nadir Şah, ordusunun esas kuvvetlerini cephanesiyle birlikte Kotan bölgesinde sakladı. Birkaç gün durmadan devam eden savaş sonucu, Nadir Şah 500 asker kaybederek Berde'ye geri çekilmek zorunda kaldı. Berde'de bir müddet kalan Nadir Şah, daha sonra Derbent'e ilerledi. 1745 yılının başlarında Nadir Şah, yeniden Gelesen Göresen Kalesi'ne saldırı düzenledi. Fakat, yine amacına ulaşamayınca kale önüne 3.000 asker bırakarak bölgeyi terk etti. Yalnız 1746 yılının Mart ayında çıkan kıtlık ve kalede meydana gelen durum sebebiyle Hacı Çelebi, Nadir Şah'ın hakimiyetini tanıdığını bildirdi. Nadir Şah da Hacı Çelebi'yi affederek onu yeniden Şeki'ye hakim tayin etti. 1747'de Nadır Şah'ın öldürülmesiyle zaten çökmekte olan İran Devleti tamamen çöktü ve 1743'te temelleri atılan Şeki Hanlığı, kesin olarak bağımsızlığını kazandı ve Hacı Çelebi, kendini bağımsız bir han ilan etti.

 

Şeki hanları listesi

  • Hacı Çelebi (1747-1755)
  • Ağakişi (1755-1759)
  • Mehmed Hüseyin (1759-1780)
  • Abdülkadir (1780-1783)
  • Mehmed Hasan (1783-1795; 1797-1802)
  • Selim (1795-1797; 1802-1806)
  • Feteli (1802)
  • Caferkulu (1806-1814)
  • İsmail (1814-1819)

İran hanlığın Rusya'ya ilhakını 1828 tarihli Türkmençay Antlaşması ile kabul etmiştir.

 

  • Kuba Hanlığı

Kuba Hanlığı (1726-1806), 1726 yılında Hüseyin Ali Han tarafından kurulmuştur. Oğlu Feth Ali Han (1758-1789) Azerbaycan'ın hanlık sistemini yok ederek birleştirmek gibi büyük emeller peşinde koşmuştur. Rus İmparatorluğu'nun Kafkasya'ya girmesinden sonra bu hanlık da 1806 yılında istiklâlini kaybetmiştir.

 

Kuruluşu ve yıkılışı

1650'de kurulan Kuba Hanlığı yüzölçümü bakımından geniş ancak Safevi Devleti'ne bağlı bir hanlıktı. Dağıstan'ın ve Derbent Hanlığı'nın ortaya çıkıp o bölgeye sahip olan Şirvan Hanlığı'nın güney doğuya kaymasının ardından Kuba Hanlığı'nın toprakları iyice daraldı.

Derbent'in 3 Temmuz 1806'da Rusya tarafından işgal edilmesiyle Hanlık da Rusya'ya tâbi oldu. 1820'de hanlığın tüm toprakları Rusya'ya ilhak edildi. İran bu fetihleri 1828 tarihli Türkmençay Antlaşması ile kabul etti.

 

Kuba hanları

  • Hüseyin Han (1689)
  • Ahmed Han (1689-1698)
  • Sultan Ahmed Han (1698-1718)
  • Hasan Ali Han (1718)
  • Hüseyin Ali Han (1718-1757)
  • Feth Ali Han (1757-1788)
  • Şeyh Ali Han (1790-1819)
  • Hasan Han (1796)

 

  • Talış Hanlığı'nın bir kısmı

Talış Hanlığı, 1747-1826 yılları arasında hüküm süren bir Azerbaycan hanlığıdır.

 

Hanlığın kuruluşu

Afşar boyundan olan İran Şahı Nadir Şah 9 Mayıs 1747 tarihinde vefat ettikten sonra Azerbaycan bölgesinde Hanlıklar meydana gelmeye başladı. Bu dönemde kurulan hanlıklardan biri de Talış hanlığı idi. Hanlığın toprakları, bugünkü Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Astara, Lenkeran, Lerik, Yardımlı, Masallı rayonlarını ve günümüz İran'ın Gilan vilayetinin Astara ve Heştper (aynı zamanda Talış olarak da adlandırılır) bölgelerini kapsamaktaydı ve yaklaşık olarak kuzeyde Bulgar Çayı, doğuda Kür Nehri mevkilerine ve Hazar Denizi, güney ve batısında ise İran sınırı ile sınırlandırılıyordu. Lenkeran Hanlığı, kuzeydoğuda Kuba Hanlığı'na tâbi olan Salyan Sultanlığı ile, kuzeyde daha sonra Şamahı ile Karabağ Hanlıkları arasında bölüştürülmüş olan Cavad Hanlığı, kuzeybatıda Karadağ Hanlığı, batıda Erdebil Hanlığı, güneyde ise Gilan Hanlığı ile ortak sınırlara sahipti.

Talış Hanlığı'nın merkezi önce Kızılağaç köyü iken, daha sonra Astara şehri ve sonunda Lenkeran şehri olmuştur.

Talış hanlarının kökeni hakkında bilgiler, Mirza Ahmed Mirza Hudaverdioğlu'nun "İhbarname" (1882) adlı eserinde ve Azerbaycanlı tarihçi Seyyid Ali Kazımbeyoğlu'nun "Cevahirname-i Lenkeran" (1869) adlı eserinde bulmak mümkündür. Ahmed Mirza Hudaverdioğlu eserinde Talış Hanlarının hanedanlarının kurusucu olan Seyyid Abbas Bey'in Güney Azerbaycan'ın Halhal bölgesinin Hir köyünden geldiğini ve Seyyid Abbas Bey'in ekonomik sıkıntıdan dolayı 17. yüzyılın sonlarında, 18. yüzyılın başında Şirvan Beylerbeyliği'nin Talış bölgesindeki Harhatan köyüne göç ettiğini bildirmektedir. Hudaverdioğlu'na göre Seyyid Abbas Bey, Safevi kökenlidir (yüksek ihtimalle anne tarafından). Seyyid Ali Kazımbeyoğlu ise Safevi Şahı II. Abbas'ın (1642-1666) 1654 yılında verdiği bir fermanına dayanarak, Seyyid Abbas Bey'in 12. dereceden Seyyid Müntesir Billah'ın torunu olduğunu, Seyyid Müntesir'in ise, 20. dereceden İslam Peygamberi Muhammed'in torunu olduğunu bildirerek, Seyyid Abbas Bey'in aslının Arap olduğunu ortaya koymaktadır. Seyyid Abbas Bey'in oğlu Kara Bey, (deri renginden dolayı böyle adlandırılmıştır.) 1749 yılından 1786'ya kadar Talış hanı olarak hüküm sürmüştür.

 

Talış hanları

  • 1747: Seyyid Abbas Bey (kurucu)
  • 1747-1786: Cemaleddin (Kara Han) (1785-1786 yıllarında Kuba Hanlığı kontrolünde)
  • 1786-1814: Mir Mustafa Han (1785-1786 yıllarında Kuba Hanlığı kontrolünde)
  • 1814-1826: Mir Hasan Han (Rusya kontrolünde)

 

  • İlisu Hanlığı

İlisu sultanlığı - Kuzeybatı Azerbaycan'da XVI yüzyılın ikinci yarısında Safevilerin İlisu hakimlerine sultan unvanı vermesi sonucunda oluşmuştur. XVII-XVIII yüzyıllarda sultanlık bağımsızlığını korumayı başardı.

İlisu sultanlığına kuzeyden ve doğudan Kafkas dağları, batıdan Kanık çayı, güneydoğudan Şeki Hanlığı ile komşu idi. İlisu sultanlığı temelde iki bölümden oluşuyordu. Birinci bölüm Saxur vilayeti, yahut "Dağ ilçesi" olarak adlandırılıyordu. Bu bölümün içeriğine göre Dağıstan toprakları, Saxur köyü ve Samur vadisine kadar uzanan araziler dahil. İkinci bölüm ayrıca İlisu sultanlığına ibaret olup Saxur vilayetinden güneydeki toprakları kapsıyordu.

 

Tarihi

İlisu sultanlığının temeli 3 Ağustos 1563 yılında konulmuş ve 26 Ağustos 1844 tarihlerinde Rus İmparatorluğu tarafından işgal edilmiştir. Son İlisu hakimi Danyal Sultan Şeyh Şamil'in tarafına geçmiştir, ve 1869'yılinda İstanbul birlikte Ailesi Sürgüne gitti. Bugün onun Torunları Türkiye'de ile Almanya'da yaşiyordu.

 

Türkmençay Antlaşması ile Rusya'ya geçenler

  • Talış Hanlığı (Tamamen)

  • Nahçıvan Hanlığı

Nahçıvan Hanlığı, (Azerice:Naxçıvan Xanlığı) 1747-1828 yılları arası bugünkü Azerbaycan'a bağlı Nahçıvan Özerk Cumhuriyetitopraklarında, Syunik ile Aras Nehri arasındaki vadide var olmuş feodal devlettir. Bulunduğu dönemdeki Revan Hanlığı, Karabağ Hanlığı ve Maku Hanlığı ile sınırları vardır. Hanlık, bölgede yaşayan Azeri Türkü olan Kangarlı Hanedanı tarafından yönetilmiştir. Hanlığın nüfusu çoğunlukla Müslüman'dır. Bu Müslüman nüfus içinde Azeriler de bulunmaktadır.

 

Tarihi

Hanlık, Güney Azerbaycan'daki Afşar Hanedanı hükümdarı Nadir Şah'ın ölümünden sonra kendini Nahçıvan'ın hükümdarı ilan eden Haydar Kuli Han tarafından 1747 yılında kurulmuştur. Karabağ Hanlığı hükümdarı Penah Han zamanında Nahçıvan, Karabağ Hanlığı'na bağlıdır. 1804-1813 Rus-İran Savaşı sırasında, 1808 yılında Ivan Gudovich önderliğindeki Rusya İmparatorluğu ordusu Nahçıvan'ı işgal etmiştir. Fakat Gülistan Antlaşması'ndan sonra Nahçıvan, İran'ın eline geçmiştir. 1826-1828 Rus-İran Savaşı ve Türkmençay Antlaşması'ndan sonra Nahçıvan Hanlığı, 1828 tarihinde Rus İmparatorluğu egemenliği altına girmiştir. Ruslar hanlık topraklarını Erivan Hanlığı'nınkiyle birleştirerek Erivan merkezli Ermeni Oblastı'nı kurmuşlardır.

 

Yöneticileri

  • Haydar Kuli Han (1747 - 1787)
  • Kalb Ali Han (1787 - 1823)
  • Ehsan Han (1823 - 1828)
  • Kangarlı Karim Han (1828 - 1834)
  • Revan Hanlığı

İran'da kalanlar

  • Tebriz Hanlığı
  • Urmiye Hanlığı
  • Hoy Hanlığı
  • Erdebil Hanlığı
  • Maku Hanlığı
  • Marağa Hanlığı
  • Karadağ Hanlığı

 

Osmanlı Azerbaycan'ında Cemaâtler

  • Car-Balaken Cemaati
  • Şuragel Cemaati
Makaleni beğendinizmi? Sosyal medyada takip edin!

Küfür, hakaret, rencide edici ve büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmayacaktır.

Sakura

San Francisco temelli bir firmanın tavuk tüyünden laboratuarda yetiştirdiği tavuk eti

Editörün Seçimi